20091222

samoanaliza



inspired by denizüstem

20091111

180 (degrees)




20091110

give me a break


kafa ütülemek

20090613

Taşocağı




20090610

excito





Excito Unkapanında İMÇ bloklarının hemen arkasında eski un
değirmeninin cidarları arasına konumlanmış bir moda merkezidir.
+Fuaye
Fuaye mevcut duvarların bir kısmını içine yutar.Büyük boşlukla
sıkı duvarlar arasında filtre görevi görür.
Defile salonuna giriş ve çıkışlarda çift cidarlı yapısı arasından
geçen tünellerden,salona giren ve çıkan mankenler görüş
alanımıza girer.hatta bu çift cidar görüş alanımızı bununla sınırlar.

altçeçit önerisi
atatürk bulvarı - excito arası
geçit mesafesi 168 m

20090502

muğlaklaşmayan sınır - zıtlaşma

Mostarlıyım deyip ‘Doğu mu Batı Mostar’dan mı’ sorusundan midem bulanıyor artık

 Nino Raspudić, oyuncu

Yaklaşık olarak 100 000 nüfusu olan Mostar, yerlilerin arasındaki yüksek gerilmelerden dolayı,  kesin bir sınırla 1992 yılında iki homojen bütününe ayrılıyor (doğu ve batı), sınırları da bir bulvardı (Bulevar Narodne Revolucije). Parçalanmasının sebebi de o yıllarda çıkan savaş. Genel olarak Bosnalıların (yine) kaybolan kimliğinin yerine yeni tanımlar yüklendiğini, hatta bazıların din seçimi onların uyrukluğu yerine geçtiğini söylenebilir. Kabaca, ayrılmış parçaların bir tarafına Müslüman, bir tarafında da Katolikler yerleşti. 

Burak Arıkan’ın BORED-ER çalışmasında sınırların genel tanımını fiziksel olarak kesin ama siyasi (veya kimlik) açısından muğlak olarak anlatılıyor, fakat Mostar’da 1991 yılında bulvar sınırı her anlamda kesin oldu. Berlin duvarı gibi fiziksel bir engel olmadığına rağmen kimse bulvarın karşısına geç(e)miyordu. Savaş boyunca  (1992 – 1995) zıtlıklar artığında, sınırın kesinliği daha da ortaya çıkıyordu ve öylece şehir iki tarafın yarattığı zorlamalı zıtlaşmalara mağdur oldu.  Mostar’ın iki parçası da kendi kendine yeterli kentler oldu: okullar, üniversite,  siyasi organları ve benzeri devlet kurumları ayrıldı. Şehrin bir tarafından öbür tarafına geçmek başka bir ülkeye geçmek gibidir: şehrin düzeni değişiyor, yeni yapılan yapıların tipolojisi, asılan bayrak (batı tarafta yaşayan Katoliklerin çoğu kendini Hırvat olarak tanımlıyor), konuşulan dil (Hırvatça/Boşnakça), din, para birimi, resmi bayramlar, v.b.. Aynı zamanda bazı insanlarda, önce yazıldığı gibi, dini kimlik daha üstte olduğu için dini semboller ve yapılar çoğalmaya başladı. 

Zıtlaşmalardan bunalan kesimin sayesinde bulvarın oluşturduğu sınır daha yeni muğlaklaşmaya başladığını söylenebilir. Urban-Movement organizasyonu, şehirde mevcut olan eski ve yeni oluşan sembolleri tekrardan gözden geçirilmesini gerektiğini söyleyerek Kasım 2005’te “ortak noktamız bir tek Bruce Lee” diyerek dünyada Bruce Lee’ye ait ilk anıt olarak Bruce Lee’nin bronz heykeli sınırın hemen yanında konuluyor. Bruce Lee’yi seçmeleri de etnik farklılıkların savaşçısının sembol olarak görülmesi. “Bütün milli kahramanlarından ve kendini savaşın kurbanı olarak tanıtanlar arasında, biz Bruce Lee’yi seçtik, şimdi milliyetçiler Bruce Lee Hırvat mı, Sırp mı yoksa Boşnak (Bosnalı Müslüman) mı diye düşünsünler.”,  Veselin Gatalo. Kısa bir süre sonra heykel tahrip ediliyor ve belediye tarafından kaldırılıyor. 


2007 yılında sanatçı Lala Rašćić Mostar’da çalışan OKC Abrašević (NGO) tarafından çağırılıp iki taraftan insanlarla atölye yapıyor. Atölye katılımcıların anlaşmazlıklardan dolayı fiyaskoya dönüştükten sonra Lala onu bir tiyatro oyununa dönüştürmeye karar veriyor. Oluşan “Individual Utopias” adlı oyun Mostar’ın absürt savaş-sonrası durumunu anlatıyor.

Mostar’ın gördüğü süreç degradasyon değildi, çünkü bölündükten sonra oluşan parçalar daha da karmaşık oldu. Mostar köprüsünün restorasyonunu mecaz anlamında birçok yazar iki ayrılan tarafın bir araya getirilmesi olarak gördü, fakat Mostar köprüsünün yıkılması iki tarafın kopmasının sebebi değildi, zaten birleştirdiği kıyılar tek bir tarafa aitti. Mostar’ın tek bir parça olması için önce sınırın muğlaklaşması gerekiyor.  Bulvarın uyandırdığı göndermeler: sınır, öteki, karşı gibi bilinçaltının sınırlarını aşınca belki.


20090211

sinema merkezi; mekan organizasyonu

cinema center; space organisation

20090204

malzemenin sesi

material_sound

*sesle mekanı tanımlamak - tasarlamak

*tanımlanan mekanla ritmin ilişkisi saptanma

*belli bir alt ritm -
2. boyut, yüzey oluşturma

*ritime ek yatayda, düşeyde gelişen sesler -
3. boyut, mekan oluşturma

*hissedilen mekanın karakterleştirilmesi

*hissedilen sesle
ri renge ve dokuya dönüştürmek

* defining/designing space with sound
* determinating space - rythm connections
* infrastructure of sound - 2d plane
* 'horizontal sounds' - 3d space
* characterising percieved space
* creating connections with percieved sound and colour/surface




mküstür

Kağıt Katlama

paper fold



*cut - take out - shape - connect

20090202

gözenek

pore



mküstür

balat_ayvansaray


balat-ayvansaray zihinsel haritası

balat - ayvansaray 'mental' map

mküstür

20090131

Sınır Ötesi Hareket

meta_border movement

20090109

distopia_storyboard



mustafaküstür aminapatak